Washington Post’ta yayınlanan bir yazı da geniş ailelere ya da çok çocuklu ebeveynlere karşı toplumda oluşmuş ön yargılar açık bir dille eleştiriliyor. Yapılan röportajda yer verilen 7 çocuklu bir anne babanın aslında ne kadar modern olduğu anlatılıyor.
Bu durum akla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Müslüman ailelerin doğum kontrolü yapmayacağı, yapmaması gerektiği konusundaki sözlerini getirdi. Malum bu sözler bazı feminist gruplarca ağır eleştiri almıştı.
Aslında Amerika’da bu yeni bir söylem değil. Geçtiğimiz yıl Aile Tarihi Profesörü Stephanie Coontz, New York Times gazetesindeki yazısında Amerika’da son yıllarda Feminizm’in duvara çarptığı iddiasında bulunmuş, son dönemin Amerika’sında geleneksel aile yapısının ön plana çıktığını savunmuştu.
EŞİTLİK AKIMININ ETKİSİ AZALIYOR
Coontz araştırmasında, Amerika’da Feminizmin 1960’lı yıllarda yayılmaya başladığını ve sonraki 30 yılda hızla geliştiğini söylüyor. Ancak 90’lı yıllardan itibaren eşitlik akımının etkisi azalıyor.
ANNELER ÇALIŞMAK İSTEMİYOR
Çocuk sahibi olduktan sonra tam zamanlı çalışmak isteyenleri oranıysa 90'lı yıllarda %25. Bu oran daha sonraki 10 yılda %16 ya düşüyor. Ancak yarı zamanlı çalışabilirim diyen annelerin oranıysa %48’den %60’a yükseliyor.
KADINLAR PARA DEĞİL HUZUR İSTİYOR
Ayrıca araştırma evli ve çocuklu Amerikalı kadınların çoğunun işlerini bıraktığını ve kendilerini çocuklarına adamayı tercih ettiğini gösteriyor. İşten ayrılan annelerin ancak %30’u geri dönmek istiyor, dönenlerinse ancak %40‘ı işte tutunabiliyor.
Amerikalı anneler ayrıca kariyerleri boyunca elde edeceği 1 milyon dolar artı emeklilik primlerini geride bırakmayı tercih ediyor.
FEMİNİZM DUVARA ÇARPTI
Aile Tarihi Profesörü yazısında Feminizm şimdilerde duraklama döneminde değil, deyim yerindeyse duvara çarpmış durumda olduğunu savunuyor.
EVRİMSEL PSİKOLOJİ: KADIN VE ERKEKLERE ÖZGÜ FARKLILIKLAR VARDIR
Bir bilim dalı olan Evrimsel Psikolojiyse kadınların ve erkeklerin farklı problemlerle karşılaştıklarına vurgu yapıyor ve bu problemlerin çözüm yollarında cinsiyete özgü farklılıklar oluştuğunu söylüyor.
ERDOĞAN'I ELEŞTİRİYORLAR AMA...
Aile planlamasına şiddetle karşı çıkan, hemen her fırsatta "en az 3 çocuk" mottosunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu söylemleri yabancı basında da eleştiriliyor. Ancak öyle görülüyor ki batı medyası Türkiye için istemedikleri nüfus artışının kendilerinde gerçekleşmesini istiiyor...
Mehmet Oytun Kantar
komplohaber.com
Bu durum akla Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Müslüman ailelerin doğum kontrolü yapmayacağı, yapmaması gerektiği konusundaki sözlerini getirdi. Malum bu sözler bazı feminist gruplarca ağır eleştiri almıştı.
Aslında Amerika’da bu yeni bir söylem değil. Geçtiğimiz yıl Aile Tarihi Profesörü Stephanie Coontz, New York Times gazetesindeki yazısında Amerika’da son yıllarda Feminizm’in duvara çarptığı iddiasında bulunmuş, son dönemin Amerika’sında geleneksel aile yapısının ön plana çıktığını savunmuştu.
EŞİTLİK AKIMININ ETKİSİ AZALIYOR
Coontz araştırmasında, Amerika’da Feminizmin 1960’lı yıllarda yayılmaya başladığını ve sonraki 30 yılda hızla geliştiğini söylüyor. Ancak 90’lı yıllardan itibaren eşitlik akımının etkisi azalıyor.
ANNELER ÇALIŞMAK İSTEMİYOR
Çocuk sahibi olduktan sonra tam zamanlı çalışmak isteyenleri oranıysa 90'lı yıllarda %25. Bu oran daha sonraki 10 yılda %16 ya düşüyor. Ancak yarı zamanlı çalışabilirim diyen annelerin oranıysa %48’den %60’a yükseliyor.
KADINLAR PARA DEĞİL HUZUR İSTİYOR
Ayrıca araştırma evli ve çocuklu Amerikalı kadınların çoğunun işlerini bıraktığını ve kendilerini çocuklarına adamayı tercih ettiğini gösteriyor. İşten ayrılan annelerin ancak %30’u geri dönmek istiyor, dönenlerinse ancak %40‘ı işte tutunabiliyor.
Amerikalı anneler ayrıca kariyerleri boyunca elde edeceği 1 milyon dolar artı emeklilik primlerini geride bırakmayı tercih ediyor.
FEMİNİZM DUVARA ÇARPTI
Aile Tarihi Profesörü yazısında Feminizm şimdilerde duraklama döneminde değil, deyim yerindeyse duvara çarpmış durumda olduğunu savunuyor.
EVRİMSEL PSİKOLOJİ: KADIN VE ERKEKLERE ÖZGÜ FARKLILIKLAR VARDIR
Bir bilim dalı olan Evrimsel Psikolojiyse kadınların ve erkeklerin farklı problemlerle karşılaştıklarına vurgu yapıyor ve bu problemlerin çözüm yollarında cinsiyete özgü farklılıklar oluştuğunu söylüyor.
ERDOĞAN'I ELEŞTİRİYORLAR AMA...
Aile planlamasına şiddetle karşı çıkan, hemen her fırsatta "en az 3 çocuk" mottosunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu söylemleri yabancı basında da eleştiriliyor. Ancak öyle görülüyor ki batı medyası Türkiye için istemedikleri nüfus artışının kendilerinde gerçekleşmesini istiiyor...
Mehmet Oytun Kantar
komplohaber.com
