Öne Çıkanlar türkiye yunus mallı türkiye ışid Tanap ıkby

Organ mafyası Suriye'de dehşet saçıyor!

Suriye'de yaşanan iç savaş ve kriz, ülkeyi uluslararası organ ve insan kaçakçılığı mafyasının da hedefi haline getirdi.

Haaretz gazetesinin özel dosyasında, hamile kadınların rahat doğum koşulları vaadiyle Lübnan'a götürülerek çocuklarının kaçırılması ve mafya çetelerinin Suriye'de hastaneleri gezerek organları alınabilecek yaralıları tespit etmesi en çarpıcı ayrıntılar olarak öne çıkıyor.

Haaretz'in haberinde şu ifadeler yer alıyor:

Suriye’deki savaşın çeşitli mafya kollarına sağladığı gelir kaynaklarının bir sınırı yok. Silah ve Avrupa’ya mülteci kaçakçılığı yapmak uzun zamandır oldukça bilinen ve yaygın bir gelir kaynağı. Başka bir “insani” kaynak da IŞİD’in esir aldığı kadınların satışı; bazı cömert adamlar bazen her kadın için 20 bin dolar ödemeye gönüllü oluyor, bu da örgütün operasyonlarına finansman sağlıyor.

Ancak en üzücü olanı, çocuk ve organ ticareti. Suriyeli Doktorlar Derneğinin Başkanı, geçen hafta örgütün beş üyesinin bu tür bir ticaretle uğraştıkları ortaya çıktığı için lisanslarını kaybettiğini açıkladı.

Çocuklar doğumdan hemen sonra kaçırılıp satılıyor

Çocukların satılmasına ilişkin yeni bir yöntem daha doğum öncesinden başlıyor. Hamile Suriyeli kadınlar, rahat doğum koşulları vaat edilen Lübnan’a götürülüyor. Doğumdan hemen sonra çocuklar onlardan alınıyor ve binlerce dolar karşılığında evlat edinmek isteyen ailelere satılıyor. Başka örneklerde ise nakil için organları alınıyor.
 
Mafyanın hedefinde hamile kadınlar yer alıyor.
Hastaneleri gezip organ topluyorlar

Facebook’taki haberlere göre silahlı kişiler, Suriye’nin kliniklerini ve hastanelerini gezip doktorlara organlarını alabilecekleri iyi adayları tespit etmeleri için kayda değer meblağlar öneriyorlar. Bu durum, asilerin kontrolündeki bölgelerde de yayılıyor ve bütün dünyadan siparişler gelirken organların alınması için temel tıbbi teçhizatın olduğu özel klinikler kullanılıyor.

Avrupa'ya gidebilmek için böbreğini satanlar var

Organ tacirleri yaptıklarını saklamaya çalışmıyor ve organ bağışında bulunmakla ilgilenenlerden organ sipariş etmek için Facebook ve Twitter’ı kullanıyor. Bazı potansiyel donörler, “Avrupa’ya seyahat etmek için bir böbreğimi bağışlamak istiyorum. Sağlıklı biriyim, hastalık veya virüs taşımıyorum.” gibi ilanlar yayımlıyor. Potansiyel böbrek donörünün tıbbi ayrıntıları ise sonra ortaya çıkıyor.

Bir Suriye vatandaşı, organını bin dolara sattığı için mutlu olduğunu, bunun ailesini iki ay geçindirmesine olanak sağladığını hatırlıyor. Mısır’da kalan bir Suriyeli mülteci, 3 bin dolara böbreğini sattı ve bu para evlenmesi ve Türkiye’ye gitmesi için ona finansman sağladı. Dolayısıyla şeytani bir eksen oluşmuş durumda; Suriyeli mülteciler, kaçakçılık mafyası aracılığıyla Avrupa’ya kaçmalarını sağlayacak parayı bulabilmek için organlarını organ mafyasına satmak zorunda kalıyor.
 
Böbreği alınmış bir Suriyeli
En az 18 bin kişinin organları alındı

Suriye Sağlık Bakanlığı, dört yıllık savaş boyunca en az 18 bin kişinin organlarının alındığını tahmin ediyor ve yalnızca birkaç organ taciri hakkında dava açıldı. Bakanlık, Suriyeli doktorların toplu hâlde göç etmesinden dolayı Suriye’deki hastanelerin yetersiz koşullarda faaliyet gösterdiğini söylemiyor. Ülkede kalan doktorlar, geçinecek kadar para kazanmıyor. Organ satmak ve çocuklarını istemeyen hamile kadınlar hakkında bilgi vermek, maaşlarına takviye sağlamanın önemli bir yolu.

Muhalifler 17 Esad askerini organ ticareti gerekçesiyle infaz etti
En azından bir örnekte Suriye ordusu mensupları da organ ticaretiyle uğraşmış gibi gözüküyor. Şam’ın dışındaki Duma’da bölgedeki en büyük milis gruplardan İslam Ordusu, organ ticareti suçlamasıyla Suriye ordusunun 17 üyesini infaz etti. Bu sır, Ebu Amar isimli bir işçinin çalışırken yaralanması ve bir böbreğinin olduğunu söylediği yerel bir kliniğe getirilmesinden sonra açığa çıktı. Kısa bir soruşturmadan sonra, ameliyatı kimin gerçekleştirdiğini söyledi ve birkaç gün içerisinde de organ taciri olduğu iddia edilen kişiler yakalandı ve kent meydanında idam edildi.

Yardım kuruluşları durumun farkında
Uluslararası yardım kuruluşları ve mültecilere yardım ajansı bu durumu çok iyi biliyor ama genellikle hastane ve kliniklere erişim sorunu olduğu için veya siviller ve mülteciler, hastanede yatarlarken organları çalınsa bile ameliyatlar konusunda bilgi vermekten kaçındıkları için bu olayları engelleme güçleri yok.

Organ ticaretiyle mücadeleye ilişkin düzenli bir çaba yok
Birleşmiş Milletler yoksullar, mülteciler, tecavüz vakaları ve çocuk mülteci sayısına ilişkin şok edici veriler sunmaya devam ediyor. Bu veriler genellikle Avrupa’ya giderken hayatını kaybedenlerin veya Suriye’deki kalabalık merkezlerin bombalanmasıyla öldürülenlerin sayısı hakkındaki istatistikler onların yerini alana kadar bir gün manşetlerde kalıyor.

Organ ticaretiyle mücadele etmeye ilişkin düzenli bir çaba yok. Yaralanan yüz binlerce çocuğa ve ailelerine psikolojik ve psikiyatrik yardım sağlayacak birileri yok. Savaşın içine doğan bebeklerin ticaretini durduracak biri de yok. 

Anahtar Kelimeler:
SuriyeHamileOrgan Mafyası