Öne Çıkanlar abd operasyon terör örgütü haber diyarbakır

Rüyaların IŞİD militanları üzerine etkisi!
Simpson rüyasında yol üzerinde çarşaflı bir kadının kendisine baktığını gördüğünü yazmıştı.

Rüyayı yorumlayan kişinin Simpson’a ne dediği bilinmiyor. Ancak cihat yolundakilerin kadın içeren rüyalar görmesi sıklıkla cennete giriş olarak yorumlanıyor. Bazı uzmanlar, bu rüyanın Garland’a bir güvenlik görevlisinin yaralanması, Simpson ve suç ortağının bir trafik polisi tarafından öldürülmesi ile sonlanan olayı tetikleyen son etken olduğunu düşünüyor.

Eğer Simpson’ı eyleme bir rüya ittiyse, bu bir ilk değil. Birçok cihatçı kendilerini eyleme gördükleri rüyaların ittiğini söylüyor. Batılı istihbarat kurumları, cihatçıların sosyal medyada, e-postalarda ve telefon görüşmelerinde artan biçimde rüyalarını paylaştığını gözlemliyor. Kurumlar, bu izlemenin en azından cihatçıların düşünme biçimleri konusunda fikir verebileceğini düşünüyor.

2002 senesinde sinemalarda gösterilen, başrolünde Tom Cruise’ın oynadığı bir filme gönderme yapan, ismini gizli tutmak isteyen bir terörle mücadele uzmanı, “Söz konusu çalışma Azınlık Raporu’na benzemiyor” diye konuştu. Bilimkurgu filminde özel bir polis birimi, katiller cinayet işlemeden suçları engelliyordu. 

Uzman, üzerinde çalıştıkları konunun, rüya tabirlerinin, potansiyel teröristlerin davranışlarını tahmin etmelerine yardımcı olup olamayacağı olduğunu söylüyor.

İngiltere’deki Durham Üniversitesi’nden sosyal antropolog Iain Ross Edgar, rüyalar üzerine uzman. Edgar, Batılı istihbarat kurumlarının bir süredir cihatçıların rüyalarıyla ilgilendiğini söylüyor. Uzman, bir konferansta konuştuğu bir istihbarat uzmanının kendisine, izledikleri herkesin rüyalarla ilgilendiğini, ve terör örgütlerine katılmaya yaklaştıkça bu kişilerin daha fazla rüya gördüğünü söylediğini belirtiyor.

Edgar, istihbarat örgütlerinin, rüya anlatımlarının, bir yan değerlendirme aracı olarak kullanılıp kullanılamayacağıyla ilgilendiğini söylüyor. Bu kurumlar, rüyaların bu kişilerin geri dönülemez bir noktaya ulaşıp, eylem kararı alıp, bomba elde etmeye hazırlanmalarını tespit etmekte kullanılıp kullanılamayacağını değerlendiriyor.

İslamiyette, Hristiyanlık’tan farklı,olarak güçlü bir rüya geleneği var. Hristiyanlık’ta 4’üncü yüzyılda din düşünürleri Augustine ve Jerome tarafından rüyalar batıl inanç kapsamına sokuldu. Sigmund Freud, rüyaları bilinçaltına ve geçmişe giden bir kapı olarak tanımlamıştı. İslam’da, şeytanın işi olan “şeytani” rüyalar, gündelik, önemsiz rüyalar olan “nefsani” rüyalar dışında meleklerin getirdiğine inanılan “rahmani” rüyalar olduğuna inanılıyor. Bu rüyaların gelecekle ilgili haber verdiği ya da bu rüyalarla Allah’ın kişiye yol gösterdiği düşünülüyor.

Hz. Muhammed için rüyaların önemi büyüktü. Kuran’da 3 ayrı rüya ile ilgili bölümler bulunuyor. İslamiyetin ilk dönemlerindeki birçok olay rüyalarla ilgili. Bunlardan birisi, Muhammed’e şeriatın temellerinin tebliğ edildiği ve İsa ve diğer peygamberleri gördüğü rüya.

Hz. Muhammed’in her gününe sahabelerine gördükleri rüyaları sorarak başladığı söylenir.

Norveç Güvenlik Araştırmaları Kurumu terör araştırmaları direktörü Thomas HeggHammer, cihatçıların, rüyaların önemi konusunda diğer Müslümanlar’dan farklı olmadığını söylüyor ve herkes için geçerli olmasa da inanan Müslümanlar’ın çoğunluğunun, rüyaların Allah’tan gelecekle ilgili mesaj içerdiğine inandığını belirtiyor.

Bunun nedeninin Kuran’da yazılanlar olduğunu söyleyen uzman, bunun Batı’da bilinmediğini çünkü Müslümanlar’ın bu konuyla ilgili çok konuşmadığını söylüyor. Çünkü Müslümanlar rüyaları yalnızca yakın dostlar ve aileleriyle paylaşılacak mahrem olaylar olarak görüyor.

Ancak cihatçılar ya da cihatçı olmaya yaklaşanlar rüyalarını paylaşıyor. Ayakkabı bombacısı olarak tanınan İngiliz Richard Reid’den, 11 Eylül saldırısını düzenleyen Remzi bin el-Şaybe ve Halid Şeyh Muhammed gibi saldırganlar da rüyalarından etkilenmişti.

Taleban lideri Molla Ömer’in de gördüğü bir rüyayla şeriat uygulamaya ve gerçek bir İslam devleti kurmaya davet edildiği söyleniyor. El Kaide lideri Osama bin Ladin de 11 Eylül Saldırıları’nın gerçekleşmeden ortaya çıkmasından endişe duyuyordu. Çünkü birçok cihatçı görevle ilgili rüya görüyordu.

IŞİD liderleri ve militanları da eyleme rüyalarının neden olduğunu söylüyor ve eylemlerine bu şekilde meşruiyet kazandırmaya çalışıyor.

El Kaide’nin Irak kolunun kurucusu Ebu Musab el-Zerkavi, cihatçı olma nedeninin kısmen kız kardeşinin gördüğü bir rüya olduğunu söylüyordu. El Zerkavi’nin kız kardeşi rüyasında, bir tarafında “cihat” yazan bir kılıç ve Kuran’daki Duha Suresi’ndeki “Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da” ifadesini görmüş.

IŞİD ideolojisinde rüyaların önemi ile ilgili ilk akademik makaleyi yazan Iain Ross Edgar, IŞİD militanları için rüyaların, diğer kimselere kendi ideolojilerini kabul ettirme ve şehitlik yolunu haklı çıkarmanın bir aracı olduğunu söylüyor.

Görülen rüyaların ne kadar gerçek olduğu bir yana bırakılırsa, rüyalardan ilham alma ve bunlara göre yol çizme durumuna cihatçılar arasında sıklıkla rastlanıyor. Bu kişiler, örgütlere katılma, görev kabulü, askeri strateji seçme, “yalnız kurt” olma ve hedef seçme konusunda rüyalara güveniyor.

Eski FBI suçlu profili uzmanı Mary Ellen O’Toole, rüyaların bir bireyin tehlike oluşturup oluşturmadığının anlaşılmasında belli bir noktaya kadar yardımcı olabileceğini söylüyor. Psikiyatrların, bireylere ne olduğunu anlamada rüyalara başvurduğunu söyleyen O’Toole, buna rağmen rüya yorumlarının son derece öznel olduğuna dikkat çekiyor. Bunun bir bilim olmadığını, anılara dayandığını ve rüya gören kişinin eksikleri tamamladığını söyleyen uzman, rüyaların son derece yol gösterici olabileceğini belirtiyor.

O’Toole, rüya tabirlerinin kişileri etkileme, örgüte katma, ikna etme ve yönlendirme konusunda da etkili olabileceğine dikkat çekiyor. Bu nedenle paylaşılan rüya anlatımlarını gözlem altında tutmak erken uyarı için önem taşıyabilir. O’Toole, değerlendirme yapılırken mümkün oldukça fazla bilgiyi hesaba katmaya çalıştıklarını ifade ediyor.

Terör araştırmacısı Hegghammer, IŞİD militanlarının rüyalarının ve cihatçı kültüründe şiir ve şarkı okuyan ve naşid olarak bilinen kişilerin üzerinde daha fazla araştırma yapılması gerektiğini, çünkü bu kültürün insanların üzerinde duygusal etki yaptığını ve İslamcı gruplar içinde etkin hale gelmelerini sağladığını belirtiyor.

Amerikanınsesi.com

Anahtar Kelimeler:
ışidMilitanRüya
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.