ABD’nin Irak ve Suriye’deki Özel Operasyonlar Dairesi Komutanı General Jeremy Gerrard ve General Paul Funk, geçtiğimiz hafta Münbiç’teki PKK-PYD teröristlerini ziyaret etmişti.
Generallerin ajandasında Türkiye’nin olası Münbiç operasyonu vardı. Paul Funk o ziyarette Münbiç’teki Amerikan askerlerinin çekilmeyeceğini söylemişti.
2 General Münbiç’teki PKK terör yuvasını ziyaret etti etmesine ama oraya gidene kadar da Türk askeri ve Türkiye destekli Fırat Kalkanı güçleriyle karşı karşıya gelmemek için de akla karayı seçti.
Amerikalı generalleri taşıyan konvoy Münbiç yolu üzerinde Fırat Kalkanı güçlerinin kontrol ettiği bölgelerin sadece birkaç yüz metre ötesinden geçti.
Münbiç’in kuzeyi ile batısında Fırat Kalkanı harekatıyla özgürleştirilen El Rai, Cerablus ve El Bab var. Ve bu bölgeler Münbiç’e çok yakın.
New York Times’ın haberinde “generalleri taşıyan konvoy kente giderken Fırat Kalkanı güçlerine hedef olmamak için araçlara Amerika bayrağı asıldı” denildi.
OSMANLI TOKADINDAN SONRA GERİ ADIM
General Funk, yolda giderken Türkiye’ye hedef olmama korkusu yaşadıktan sonra Münbiç’e varınca, PKK’lı teröristler tarafından karşılanmıştı.
Orada verdiği mesaj da ilginçti, Türk askeri ve Türkiye destekli Özgür Suriye Ordusunu kast ederek, “bize ateş açılırsa sert karşılık veririz” demişti.
General Funk’ın o sözü, olası Münbiç harekatında Türk askeriyle Amerikan askerinin karşı karşıya gelme ihtimaline yönelik söylemediği iddia edildi.
New York Times’a göre Amerikalı general, Münbiç’e giderken yanı başından geçtiği Fırat Kalkanı güçleri tarafından vurulabileceği endişesi taşımış ve bu nedenle “biz de sert karşılık veririz” demiş.
Gazetenin General Funk adına yaptığı bu düzeltme, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın o sözlere karşılık söylediği “Osmanlı Tokadı” çıkışının ardından geldi.
ABD Münbiç’te ya da Suriye’nin başka bir yerinde kesinlikle Türk askeriyle karşı karşıya gelmek istemiyor.
Pentagon ve ABD Dışişleri Bakanlığı’nın gündeminde hep bu konu var.
“Afrin’i geçtik ama olur da Türkiye Münbiç’e girerse ne yapacağız” endişesini taşıyorlar.
ABD Dışişleri Bakanı Tillerson da bu konuyu açıklığa kavuşturmak için Türkiye’de.
Muhtemelen Ankara’ya “bu işi mutlaka çözelim, bir yolunu bulup sorun yaşamayalım” demeye geldi.
Aslında mesele gayet basit.
Türk askeri Münbiç’e girerse ne olacak?
Türkiye diyor ki, “teröristin yanında kim varsa, vururuz”
ABD ne diyor, “bizim askerimizle sizin askeriniz kesinlikle karşı karşıla gelmesin”
ABD’nin kırmızı çizgisi bu.
Burada kim kazanır, kim kaybeder sorusundan ziyade kimin kaybedecek neyi var sorusu öne çıkıyor.
Türkiye’nin kaybedecek bir şey korkusu yok. Bu çok açık.
Ve ABD bunun farkında.
NATO müttefiki iki ülke askerlerinin çatışmaya girmesi, ABD için sonun başlangıcı olacak.
“Türk askeriyle ABD askerinin karşı karşıya gelmemesi için çözüm arıyoruz” diyen taraf ise Amerika.
Günün sonunda Suriye politikasının çökmesinden tutun da NATO ittifakında kırılmalara yol açabilecek bir dizi endişesi var Amerika’nın.