Öne Çıkanlar yunus mallı türkiye Tanap ıkby İBB İHRAÇ

Gayrı milli cenahın yeni hedefi Abdülhamid Han

Vefatının üzerinden bir asırdan fazla bir süre geçmesine rağmen Cennet Mekan Abdülhamid han 28 Şubat zihniyetini hala rahatsız ediyor.
Paçavra gazete 'Sözcü' çöplüğünün kirli kalemleri köşelerinden zehir saçmaya devam ediyor.
Peki ama neden bu çöplük bekçilerini rahatsız eden ne?

Aslında nedeni çok basit...

Abdülhamid'in yaşadıklarını bugün içinde bulunduğumuz olaylara benzetmemiz mümkündür.
Şimdi yaşananları daha iyi kavrayabilmemiz için Abdülhamid’in gerçekleştirdiği bazı icraatlarını sıralayalım:

• Ülkeye ilk defa elektriği, gazı getirdi. İlk modern eczanemizi açtırdı.

• ilk otomobili getirdi ve 5 bin km kara yolunu yaptırdı.

• Kudüs-Yafa, Ankara-İstanbul ve Hicaz demir yollarını yaptırdı

• Kuduz aşısının bulunmasından sonra ülkemizin ilk kuduz hastanesini (istanbul darü’l-kelb tedavihanesi) açtırdı

• Polisiye romanların ülkemize girişini sağladı

• Okullara gönderdiği emirde, Türkçe’nin iyi öğretilmesini sağladı. Azerbaycan okullarında türkçe yasağını kaldırttı. Paris’te islam külliyesi kurdurdu

• Israrla yerli kumaş giydi, Hereke bez fabrikası ve Feshaneyi kurdu

• Ziraat bankasını kurdu, ticaret, sanayi ve ziraat odalarını açtırdı

• Yıldız çini fabrikasını, Beykoz ve Kağıthane kağıt fabrikalarını kurdu

• Toplu sünnet merasimleri yaptırıp her bir çocuğa çeyrek altın gönderen, bu yüzden yaz aylarında toplu sünnetler yaptırdı

• Yoksul halkına kendi cebinden ödeyerek yakacak ve kışlık malzeme dağıttırdı

• Modern matbaa makinelerini türkiye’ye getirdi. ücretsiz kitap dağıttırdı. 6 bin kitabın çevrilmesini sağladı. Beyazıt kütüphanesini kurup 30 bin kitap bağışldı

• Beş vakit namazını aksatmadan kıldı. Hiçbir evrakı abdestsiz imzalamadı

• Yeni gemiler aldı, toplar –ki çanakkale savaşı’ndaki çoğu top buradan gelmiştir-, tüfekler getirdi

• Telefonu avrupa’dan ülkemize getirdi

• ABD’nin erzurum’da konsolosluk açmasını reddetti. İzmir limanına izinsiz girmeye kalkan ABD savaş gemisini top ateşine tutturdu

• İstanbul Boğazı için iki köprü projesi çizdirdi

• Çocuk hastanesi (şişli etfal [çocuklar] hastanesi) açtırdı

• Kendisine “Allah’ın belası”diyen Namık Kemal’i Rodos ve Sakız Adası Valiliklerine atadı, parasını cebinden ödediği yerde kabir yaptırdı.

Hepsinin yanısıra gayrı müslüm Osmanlı vatandaşlarına da kendi inanışlarına göre sınırsız diyebileceğimiz özgürlükler sağaldı. Hatta öyle ki bir kusur işleyen vatandaş Hristiyan olması durumunda kendi inançlarına göre yargılandı. Hristiyanlar için helal kabul edilen yiyecek ve içeceklere  -umuma açık olmaması ve belirli yerlerlerde tüketilmesi kaydesiyle- özgürlük tanıdı. 

BÜTÜN BUNLARI ABDÜLHAMİT HAN YAPTI!

Hani neredeyse bütün sözde aydınların sövdüğü, öğretmenlerimizin kendi ideolojik yaklaşımı ile anlattığı, baskı yapıyor diyerek, o dönemin şartlarını bile düşünmekten aciz olan insanların sevmediği Abdülhamid han’dan bahsediyoruz.

Peki, neden kimse 1925’deki takrir-i sükun kanununu ile bütün muhaliflerin susturulduğunu düşünmez?

Bu dönemde hükümet veya mahkeme kararıyla pek çok yayın organı kapatıldı, özellikle sol yayınlar tamamen yeraltına itilmişti.

Ya da ismet inönü döneminde 44 gazete kapama emri verildiğini. Yakub Kadri’nin “İsmet paşa bir polis devleti kurdu dediğini.

Düşünmeyiz; çünkü o kişilere karşı körü körüne yargılarımız yoktur, at gözlüğü ile değil o dönemin şartlarına göre bakarız tarihe.

Abdülhamid han’ı sevmezsiniz çünkü osmanlı topraklarında petrol araması yaptırıp 65 yerde petrol buldurması, bunun üzerine musul topraklarını şahsi parasıyla alıp sömürgecilerin eline geçmesine mani oldu.

Peki, nedir sizleri rahatsız eden yahudilerin 5 milyon altın teklifine rağmen Filistin’e yerleşmelerine izin vermemesi mi?

Ya da 240 üyeli osmanlı meclisine 140 türk vatandaşı sokmayı beceren ittihatçıları dinlemeyip meclisi kapaması mı?

Belki de Prof. Dr. Yılmaz Öztuna’nın dediği gibi “Milletimiz bu hükümdarın dehasına çok şey borçludur” veya Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın dediği gibi “Osmanlının son hükümdarı, son evrensel İmparator II. Abdülhamid’dir

Lütfen düşünün bizim kadar köklü tarihi olup ta o tarihe sırtını dönen, iftira atmaktan zevk alan, Osmanlıyı kötülemeyi Cumhuriyetçilik sayan, laik düşünceyle dinin egemen olduğu bir sistemi eleştiren, okumak yerine duymakla yetinen, araştırmadan her konuda uzman olan kaç millet vardır?

Yeniakit

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
David 8 yıl önce

Bu itler bu ulkede bu hürriyete bile isyan edenlerdir, dünyanın hiç bir yerinde ecdadına şoven bir millet yok, ama burda var peki neden? Bu kesin bunlar Turk değil, bunlar yada tohumu başka tohumlarla karışmış olmalı analarının rahminde, yanı orusbu çocuğu olmaktandır

Avatar
Ahmet Karaagac 8 yıl önce

Osmanli Topraklari Turk ve islam dusmani butun kahbe bizans artiklarindan arindirilacak.!
Hacli Avrupa ve icimizde'ki bizans artiklari kahbelerin en buyuk korkusu Asirlarca onunde diz coktukleri Turk'un yeniden ayaga kalkmasidir.!
Lakin Ecdadimiza layik olmak icin yeniden onlari bu korkulari ile yuzlestirmek boynumuzun borcudur. Korkunun ecele faydasi yoktur.
'' Bizi zinde tutacak yegane kuvvet islamiyetdir.! '' Sultan Abdulhamid Han.
'' intikam gecikir belki fakat asla yaslanmaz.! '' Sultan IV. Murad Han.
En kahbe alcak ihanete en yuksek makam.
Turkiyede'ki ve Osmanli Topraklarinda kurulan uyduruk devletlerde son 100 senedeki, hatta 150 senedeki alcak ve hain darbelere bakin, Darbecilerin basarili oldugu her kahbe darbe sonrasinda hep boyle olmustur. En kahbe alcak ihaneti yapanlar, kahbe ihanetlerinin derecesi olcusune gore siralanip en yuksek makamlari isgal etmislerdir.
#####�#�idda� ediyorum,
Dunya Tarihi'nin gordugu en alcak hain, Butun zamanlarin 1 Numarasinda yer alan