Kadınlarımız en büyük gücümüzdür. Kişinin kadın ya da erkek olarak dünyaya gelmesi bir tercih değil bir takdirdir. Bunun için biz insanları hiçbir zaman cinsiyetlerine göre tasnif etmedik. Bizim için insan kadını ile erkeği ile yaradılmışların en şereflisidir. Meseleye böyle baktığımızda nisa, yani insan olan kadınlarımıza yönelik haksız, adaletsiz tutuma karşı hep birlikte mücadele etmek mücadelesiyle karşı karşıya kalıyoruz. Kur'an-ı Kerim'de Nisa süresi kadına ayrılmıştır. Bu kadına verilen önemin apaçık ifadesidir. Kadın ve erkek birbirinin iki yarısıdır. Kadını yok sayan erkek, kendi yarısından da vazgeçmiş demektir. Kadınlar inayet değil adalet bekliyor. Kadınlar kota değil, adil yarış talep ediyor.
EN BÜYÜK SAYGIYI ŞEHİTLERİN ANNELERİ VE EŞLERİNEBenim için kadın öncelikle annedir. Ayaklarının altını öpmekle şeref duyduğum annemle birlikte tüm kadınların özel bir yeri vardır. Anacığım ayağının altını öperken ayağını çekerdi, kendi ifadesiyle 'oğlum ne edeysun' derdi. Ben de 'ana bana cenneti çok mu görüyorsun, cennetin kokusunu almak istiyorum' derdim. Anne bu kadar önemli. Siz olmasaydınız erkekler olmazdı. Siz onların banisisiniz. Benim için kadın eşittir. Hayatımı paylaştığım hep yanımda olan dimdik yanımda olan eşimle birlikte tüm kadınlarımıza saygılarımı sunuyorum. Benim için kadın gözlerimin nuru olan kızlarımdır. Tüm genç kızlarımıza sevgilerimi iletiyorum. Benim için kadın torunumdur. Varlığı ile hayatıma neşe katan, ruhumu dinlendiren torunumla birlikte tüm kız evlatlarımızı muhabbetle kucaklıyor, hepsinin alınlarından öpüyorum. Elbette en büyük saygıyı, en samimi anmayı hakedenler şehitlerimizin anneleri, eşleri ve çocuklarıdır. Onların evlatları, eşleri, babaları birer birer kahramandır. Bu ülkenin, milletin bekası için geride sevdiklerini bırakarak gözlerini kırpmadan büyük mücadeleye girerek hayatlarını feda eden bu kahramanların hepsini rahmetle, minnetle, hürmetle yadediyorum.
KADINI YANINA ALANIN SIRTI YERE GELMEZGazilerimize de, eşlerine de, annelerine de selam ve muhabbetlerimi sunuyorum. Rabbim hepsinden razı olsun. Gözü yaşlı annelerin ahlarını alanların bedbah olması kaçınılmazdır. Bu ülkenin kadınını yanına alanların sırtı yere gelmez karşısına alan da iflah olmaz. Kadın emeğinin olmadığı hiçbir işin başarıya ulaşma şansı yoktur.
BİZ BU DÖRT ŞEY İÇİN VARIZ Nihat Doğan'ın kadınlar günü paylaşımı olay olduKatil devlet diyerek ihanet çukuruna gömülenlere inat devletimize sahip çıkıyor muyuz? Sendikaları terör örgütlerinin değil, gerçek emekçilerinin yuvası haline getiriyor muyuz? Sendikaları silah deposu haline getirenlerin karşısında dimdik duruyor muyuz? Bölücü terör örgütlerinden paralel devlet yapılanmasına karşı tüm şer odaklarına karşı milletimizin yanında yer alıyor muyuz? Tek millet, tek millet, tek vatan, tek bayrak dedik. Biz bu dört şey için varız. Bu milleti parçalamaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Bayrağımıza eş bayrak dikmeye çalışanlar bu ülkede yer bulamayacaktır. Bu vatan topraklarını bölmek isteyenler bu ülkede yer bulamayacak, çukurlara gömülecektir. Devlet içinde devlet asla buna müsaade edilmeyecektir.
KADININ OLMADIĞI YERDE ERKEK YARIMDIRBana göre kadına en büyük zararı hayatı ekonomik paranteze mahkum eden anlayış yapmıştır. Hangi annenin yaptığı iş paraya tahvil edilebilir. Onun yaptığı işin bedeli olabilir mi, olamaz. Kadının bu fedakarlığını hangi maddi ölçüyle değerlendirebiliriz. Aile kurumunu yıkarak kadını özgürleştiremezsiniz. Kadın emeğinin ve bedeninin sömürülmesine yönelik her girişim aslında toplumların geleceğini hedef alıyor. Aynı sorumluluk aynı derecede erkeklerin de omuzlarındadır. Erkeğin olmadığı yerde kadın, kadının olmadığı yerde erkek yarımdır. Tek başına bir işe yaramaz. Bize düşen Rabbimizin takdirine ram olmaktır. Bizim inancımızda tüm emirler ve tüm yasaklar erkekler ve kadınlar etrafındadır. İyi ve temiz erkekler ile iyi ve temiz kadınlar. Bunun yanında kötü erkekler ve kötü kadınlardan söz edilir. Birisi bir tarafa birisi bir tarafa yoktur.