İşte Beyazıt Öztürk'ün açıklamaları
“Bahse konu programa bağlanan Ayşe Çelik isimli kişinin bağlanmasından önce neşeli bir şarkı söylenmişti ve eğlenceli bir ortamın ardından bağlanmıştı. Yayına bağlanan bayanın sözleri üzerine seyirciler konuşanı alkışlamaya başladı. Herhalde seyirci de tam olarak benim gibi, denilmek istenildiğini anlayamadı ve sadece çocuklar ve annelerinin ölümü cümlesine odaklandı. Seyircinin de anlamayarak alkışlaması ve bağlanan kişi de öğretmen olduğunu söyleyince ben doğal olarak devletin öğretmeninin kötü bir şey söylemeyeceği önyargısı ile hareket ettim. O an da aklımdan geçen şehitler, yaralılar, öğretmenler, çocuklar, evde programı izleyen annem gibi bin bir türlü düşünceler ve kendi iç sesimi dinlemekten programın devamında bağlanan kişinin söylediğini tüm samimi kalbimle duymadığımı belirttim”
Gürültüden ve uğultudan dolayı konuşmaları net duyamadığını ifade eden Öztürk, “Bir nevi soğuk üzerine sıcak şok etkisi gibi basiret bağlanması yaşadım” diyerek kendisini savundu.
Başına daha önce böyle bir olay gelmediğini aktaran Öztürk, “Kesinlikle herhangi bir terör eylemini, terör örgütünü veya cinayeti, öldürmeyi övmem, buna prim vermem mümkün değildir. Ben de bir polis çocuğuyum ve polislerin ve güvenlik güçlerinin ne şartlar altında görev yaptıklarını bilirim. Hayatımın her anında zaten hissettim. Bir şehit haberi, anne haberi, bir çocuk haberi, bir öğretmen haberi duyduğumuzda ben de tüm insanımız gibi aynı duyguları ve acıyı paylaşırım” ifadelerini kullandı.